Simdi siki takipcilerimden iseniz hani once Peru, Bali, Singapur’u yazacaktin derseniz, bu sabah bir arkadasimla Bodrum’da son donemde yeme-icme grubunda nereler var diye bir eposta yazismasi yaparken, o zaman bari Bodrum’u yazayim, hem de boylece 1,5 ay icinde durma noktasina gelen blog kariyerimi yazin en sevdigim ikinci yer olan Bodrum’u (tabi ki en sevdigim yer Heybeliada!) yazarak hareketlendirebilirim diye dusundum.
Bodrum, tabiki cogunuzun gittigi,
gordugu, bildigi bir yer. Ekstra bir sey yazmam zaten imkansiz. Ama biz yavru
Kartal ile Bodrum’un baska bir yuzunu gorduk, aslen sizlerle paylasmak
istedigim bu. Zira Bodrum bekarken baska, evli ve cocuksuz iken baska, evli ve
cocuklu iken bambaskaJ
* * *
Son uc senedir Agustos’un son iki
haftasini Bodrum’da gecirmeye basladik. Kartalgozu ile ilk kez Bodrum’a “beraber”
gittigimizde her ikimizin aklinda bekarken gidilen yerler ve yapilanlar
kaldigindan evli cift olarak neler yapilabilir kisminda basta biraz bocaladik.
Kartalgozu, alemin eski bickin delikanlilardan olarak vaktimizin buyuk bir
kismini Golturkbuku’nde gecirmemizden yanaydi. Bense neredeyse 13 sene Bodrum’a ara vermis bir sahis olarak sadece
Gumusluk, Kadikalesi, Turgutreis kismina hakimdim. Oyle mi yapsak boyle mi
yapsak derken, araba da kiralamis oldugumuzdan her gun bir yere gidip denize
girelim, her aksam da baska bir belde de
yiyelim boylece ikimizin de gonlunu yapalim diye dusunduk. Guzel de bir karar
oldu. Allahtan ikimiz de bir otele gidip orada mihlanmayi sevmeyen bir ciftiz. Bu
sayede Bodrum askimiz tekrar canlandi!
* * *
Bence Bodrum minimum 7 gunluk bir
yer. Her yer ancak geziliyor. Yani bir gun Yalikavak, bir gun, Gumusluk, bir
gun, Turgutreis, bir gun Golturkbuku, bir gun Akyarlar, bit gun Bodrum’un ici,
bir gun de Ortakent derseniz zaten 7 gunu doldurduk. Gelmisken Bitez, Gundogan
ve Golkoy’e gitseydim keske derseniz, oldu 10 gun. En iyisi mi 2 hafta kalin,
arada begendiginiz bir yer olursa 2 kere gidersiniz, bir sonraki sene de en
begendiklerinizi tekrarlarsinizJ
Bir de Bodrum’da arabasiz olmamak lazim. Evet, yollar virajli, ickili araba
kullanmak tehlikeli vs ama zaten belirli bir yastan sonra vucut eskisi gibi ickiyi
kaldiramadigindan eslerden biri ya hic ya da tek kadehi tum gece boyunca icerse
o zaman sorun olmuyor. Ondan sonra ver elini Bodrum yarimadasi…
* * *
Turgutreis: Eskiden fena halde sikici bir belde olan Turtgutreis, D-Marin’in de
yapilmasi ile beraber, bence gidilmesi gereken yerlerden biri oldu. D-Marin, yaz
indirimlerinden faydalanmak icin birebir. Harika mayo, bikini, sort vs
alabileceginiz dukkanlarin yanisira marinaya karsi gunbatiminda icki icmek icin
Barcelona Café’yi tavsiye edebilirim.
Acikcasi yemekler cok ahim sahim degil. Ama cocuklulara super servis var, o da
yazlik yerde yetiyor insana. Kahve
Dunyasi gayet guzel, dondurmalar beni bitirmeye yetiyor da artiyor bile.
Yine D-Marin’in icinde cocuklu
oldugumuzdan oturu gitmemizin tavsiye edilmedigi ama harika manzarasi oldugunu
duydugumuz Blue
Point Beach Club var. Biraz yuksege insa edildiginden yavru Kartal ile
sahilden cup deniz yapma imkanimiz yokmus ne yazik ki. Ama cocuksuz iseniz,
deneyin, sonra da bize anlatin lutfen.
Turgutreis sahilden Kos adasina
gunluk bot turu var. Gecen sene 23 Euro idi, bu sene ne olur bilmem. Ayrica
Turtgutreis’ten yine guletlerle gunubirlik bot gezilerine katilabilirsiniz. Genelde
Akyarlar ve Ortakent taraflarinda Camel Beach,
Aspat, Karaincir ve Meteor’a goturuyorlar. Akyarlar’in denizin harika
oldugunu soylememe gerek var mi bilemedim. Bence mutlaka yapilmasi gerekli bir
tur. Fiyatlar da gayet makul.Turgutreis sahilde, guletlerin ilerisinde balik restaurantlarina dogru giderken adini bir turlu hatirlayamadigim ama denizin ustunde ve Turgutreis’in sembolu deniz kizini direkt goren bir café+bar var. Yemekler normal kafe tarzi (makarna, et vs) ama deniz sonrasi gunbatimina karsi bir icki almak icin gayet hos bir mekan.
Ayrica Turgutreis’in Cumartesi
gunleri halk pazari var. Ev veya apart otel kiralamis iseniz, taze meyve sebze almak
icin ideal.
![]() |
Kadikalesi |
![]() |
Club Armonia sahil |
Kadikalesi’ne gelmisken aksam yemek yenebilecek iki guzel balik lokantasi var. Bir tanesi Korfez, digeri de hemen yanibasindaki Deniz Ambari restorani. Ikisinin de meze ve baliklari guzel. Biz Deniz Ambari Restoran’i daha tercih ediyoruz, makul fiyata makul yemekler seklinde. Korfez Restoran’da bazi geceler muzikli eglence de olabiliyor. Kumlarin uzerine kurulu masalarda gayet shik veya ayaginizda terliklerle yemege oturmaniz mumkun.
![]() |
Kefaluka Resort |
![]() |
Meteor Beach Club |
Ruyakent’in onunden devam ederseniz, denize girebileceginiz ilk
durak olarak Meteor Beach Club var. Sonrasinda bir
donem BBG’nin cekildigi Aspat Plaji ‘na
gidebilirsiniz. Su anda orada hizmet veren bir tesis yok ama denizden tekne
turuyla veya da arabayla karadan gidip denize girip, gununuze devam
edebilirsiniz. Akyarlarin sonunda tasli yollardan ulasilabilen, harika bir
kumsali ve sig denizi olan ve bizim gibi cocuklularin denize girebilecegi Karaincir plajindan
mutlaka bahsetmem gerek. Burada her sey
gayet pragmaktik. Guzel olan sezlong ve minderler cimlerin uzerinde olmasi. Gecen
sene golge acisindan biraz sorun yasamistik ama gozlemeler ve denizi gorunce
golge sorunu dama kalkti. Fiyatlar beach club’lara oranla cok uygun. Herkes cok
dogal, rahat, hep aileler var. Denizin sig ve kum olmasi ise cocuk icin
muhtesem.
Lokanta acisindan biz Akyarlar’da sadece Turgutreis yolu ustunde harika deniz manzarali Bizim Olta Balik restoranini denedik. Ic ve dis dizayn size yaniltmasin yemekleri ve servisi cidden cok guzel. Bu sene de Akyarlar sahilde nerede yiyebiliriz onu kesfetme niyetindeyiz.
Yarin Golturkbuku, Gumusluk, Yalikavak ile devam edecegim.
Not:*Calisanlardan bahsetmisken biz genel olarak Bodrum’daki otel,
restoran ve beach club’lardaki personelin vicikligindan rahatsiziz. Bunu da
yeri gelmisken soylemem lazim cunku gecen sene yavru Kartal ile Bodrum’a ilk
gezimizi yaptik ve bir kac yer haricinde ne duzgun yemek yiyebildik ne de
Kartalgozu ile iki cift muhabbet edebildik. Her garson, yavru Kartal’a sirin
gozukmek derdinde oldugundan masamiz hic bos kalmadi, bir de ustune herkesin
cocugumuzu ellemesi yaz sicaginda sinir katsayimizi artirdi. Buradan tum
isletmecilere sesleniyorum, lutfen cocuklu ailelerle empati yapacagiz diye,
elemanlarinizi ustumuze salmayin! Bu davranis tarzi yabanci ulkelerde yok.
Sanirim bu laubalilik derecesinde samimiyet Turk insanina ozgu bir davranis.
Lutfen, lutfen, bu yaz da ayni dertten muzadarip etmeyin bizi…
Sevgiler.Kusgozu.