19 Haziran 2012 Salı

Titikaka Golu’ne yolculuk: Dunyanin icinde ulasim yapilan en yuksek golu

Titikaka Golu, Inka kulturunde efsanevi bir onem tasiyor. Gunes tanrisinin olgu Manco Capac ve kizi Mama Ocllo’nun bu golden cikarak Cusco’yu buldugu ve Inka imparatorlugunun ilk adimlarinin atildigi anlatilir. Ispanyollarin istilasi sirasinda da imparatorlugun altinlarinin burada saklandigi soylentisi var. Gerci Ispanyollar sonradan cogu degerli malvarliklarini ele gecirmisler o ayri…
Titikaka Golu'nde gunes batisi
Gol, Peru ve Bolivya arasinda siniri olusturuyor. Yaklasik 8,000km karelik golun uzerinde toplam 30 adacik var. Bir kismi Peru’ya, bir kismi Bolivya’ya ait. Vizemizi almis olsaydik ve vaktimiz olsaydi Titikaka Golu, Bolivya’ya gecis icin en uygun yerlerden biriydi. Gezi sirasinda tanistigimiz kisiler genelde rotalarini Peru ve Bolivya olarak belirlemislerdi. Fakat buralar oyle yerler ki tum Guney Amerika’yi gezmek istiyorsaniz epey bir bos vaktinizin olmasi lazim. Ya da cok detayli gezmeden en gormek istediginiz yerleri belirleyip bir kac ulkeyi bir arada cikarmaniz lazim.  Tamamen vakit ve nakit durumunuza gore degisebilecek bir gezi programi yani.

Titikaka Golu kiyisi ve karsida Puno sehri
Titikaka Golu, Puno sehrinin kiyisinda. Puno, 3830 metrede, 1600lu yillarda gumus madenlerine yakinligi nedeniyle neredeyse Guney Amerika kitasinin en zengin sehirlerinden biri olmus ama mevcut durumda benim gordugum en sikici Peru sehriydi. Yani Titikaka Golu nedeniyle gelen turist de olmasa, buranin halkinin durumu zor olurmus bence.

Gol’e cesitli yerlerden varmaniz mumkun. Biz, Machu Picchu’dan Cusco’ya dondugumuz icin, Puno’ya da Cusco’dan gecis yaptik. Simdi bir kac alternatif yolculuk sekli var.  En ucuzu otobus yolculugu, eglenceli ve biraz daha pahali olan tren yolculugu ya da klasik yolu secip ucaga binebilirsiniz. Biz uzun olmasina ragmen treni sectik ve cok memnun kaldik.

* * *

Cusco’dan bindigimiz Andean Explorer treni ile 3856 metredeki Titikaka Golu’ne 10 saat suren yolculugumuz boyunca yesilin, bozkirin, dogal guzelligin her turunu gormemiz haricinde, merkezden uzaklastikca halkin da daha fakirlestigini gorduk. Belki de bu aciklari kapatmak icin, trende 5 yildizli bir hizmet veriliyor. Canli muzik gosterisi yaninda bir de moda gosterisi yapiliyor. Oglen yemegi ve cay saatinde hic bir eksiklik yok.

Tren, son destinasyon Puno’ya gelmeden evvel bir kac kez durakliyor. Bu duraklamalardan en guzeli 4000m’deki La Raya idi. Burada biraz bacaklari acip, lamali kadinlarla resim cektirip yola devam ediyoruz.
Lamasini alan size poz veriyor, karsiliginda gonlunuzden ne koparsa...
Juliaca sokak mazarasi

Puno oncesi son durak olan Juliaca ise  insani dusunmeye ve sorgulamaya itiyor. Buranin ozelligi Pazar gunleri devasa bir sokak pazarina evsahipligi yapmasi. Ekli linki youtube’dan indirdim ama bizim de gordugumuz farkli bir manzara degildi. Her yer camur, cocuklar, kadinlar, yasli – genc herkes camurlarin icinde bir seyler almaya ve satmaya calisiyor. Dunyanin sonunu anlatan futuristik filmlerdeki gibi bir darmadaginlik hakim her yere, sanki savastan cikmislar gibi. Bunlari gordukce Che’nin misyonu sanki daha bir anlam kazaniyor ve sonunda Puno’ya variyoruz…

* * *

Dedigim gibi ben Puno’yu hic sevemedim. Internet sitelerinde Puno’yu neden ovduklerini de hala anlamis degilim. Belkide biz yilbasini Puno’da gecirmek uzere gittigimizden, beklentilerimiz farkliydi, fakat yeni yil oradaki insanlarin umuru degil. Sehirde hic bir hava, bir umut, keyif gostergesi yok. Her yer kapali. Plaza de Armas meydanindaki Katedral disinda gorulecek hic bir sey yok. Yemek deseniz 3-4 lokanta haricinde alternatifiniz yok ve o lokantalarda da hijyene emin olamadigimiz icin korka korka yemek yedik.

Ozetle, Puno’da 2 geceden fazla kalmamak lazim, biz yanlis hesapla 3 gun kaldik ve son gun sikintidan patladik! Bir de ustune otelimiz sehre uzak ve cok soguk bir yapiydi. Eskiden hapishane olarak kullanilmis olan Libertador Isle Esteves, gol uzerindeki adaciklardan biri uzerine kurulmus ve renove edilerek 5 yildizli otel olmus filan ama gol manzarasi haricinde ne servisi guzeldi ne de ulasimi kolaydi. Yilbasi gunu ve aksami oteldeki herhangi bir gunden farksiz degildi. Ne bir susleme, ne bir muzik, ne bir degisik menu… Verdigimiz paraya kesinlikle degmedi. Onun yerine Puno icindeki otelleri denemenizi tavsiye ederim.

* * *

Gelelim Titikaka Golu’nde yapilabileceklere…

Ilk gezilecek yer yuzen ada olarak adlandirilan Islas de los Uros. Resimlerde goreceginiz uzere adalar bambu  kayislarindan yapiliyor, her adacikta 3-4 hane var. Insanlar bu adaciklar uzerinde tarim yapiyor, balik ciftligi kuruyor, camasirlarini yikiyor, yemek pisiriyor, okula gidiyorlar! Yasam tamamen bu yuzen adalar uzerinde geciyor.  Kadinlar ve cocuklar onlari gormeye gelen turist kafilelerini eglendirmek icin bir kac dilde ezberledikleri “Row row row your boat” sarkisini defalarca soyluyorlar. Kiyafetler rengarenk ve kat kat. Adalarda gunduz hava sicakligi cok fazla, aksamlari da donma noktasina geldiginden kat kat giyinmek normalmis. Bekar ve evli kadinlar saclarinin ucuna taktiklari ponponlarla ayriliyorlar.  Yine turistlere yonelik olarak yapmis olduklari cesitli el islerini satmaya calisiyorlar. Bu adalardaki yasam turistlerin ziyaretiyle gunduzleri biraz sova donmekle beraber, aksam kalabalik cekilince herkes kendi gundelik isine daliyor.



Yemek pisiren Uroslu kadin
Uros evleri


Yuzen adalar haricinde Isla Taquile ve Isla Amantani de en cok ziyaret edilen adalar arasinda geliyor. Fakat bu adalara botla gidis uzun surdugunden (Isla Taquile’ye gidis yaklasik 2 – 2.5 saat, Amantani daha da uzun suruyor) hepsini ayni gune sigdirmak biraz zor. Biz secimimizi Isla Taquile’den yaptik.

Isla Taquile’yi zamanin durdugu yer olarak tanimlamak mumkun. Adada araba, at, essek yok, evlerin cogunda da elektrik yok. Halkin yasam alani adanin tepesinde. Dolayisiyla botla indiginiz yerden adanin tepesine dogru tirmanmak (ve sonra da ayni yolu inmek) zorundasiniz. Yaklasik 500 - 540 tane merdivenden bahsediyorum! Ada halki bu inis cikisi her gun ve de sirtlarinda yukle yapiyorlar cunku adaya gelen yiyecek-icecek ve en basta suyun evlere tasinmasinin baska yolu yok. Biz tik nefes merdivenleri tirmanirken yanimizdan keklik gibi seken yasli teyze ve amcalar geciyor! Inanilmaz bir goruntu!


Tepeye varinca kendinizi genis bir meydanda buluyorsunuz. Adanin isleyisi ile ilgili her konu burada gundeme getiriliyor, cozuluyor. “Calma, tembellik yapma ve yalan soyleme” ada halkinin yasam bicimi. Dolayisiyla adada hic hirsizlik olmazmis, insanlar birbirine acayip saygili ve geleneklerine ciddi baglilar. 


Bu adada otel yok, ada halki, adada gecelemek isteyenleri kendi evlerini aciyor. Ayni sekilde oglen yemekleri de genelde tur organizatorlerinin anlastiklari evlerde yeniliyor.



Isla Taquile’nin bir baska ozelligi adada yasayan erkeklerin hepsinin orgu ormekte usta olmalari ve giydikleri kiyafet ve taktiklari sapkalari onlarin ormesi. Adadaki insanlarin giyim sekilleri statulerine ve bekar olup olmamalarina gore belirleniyor.


Genel olarak manzara inanilmaz. Bir yanda Bolivya bir yanda Peru… Turkuaz bir deniz ve tamamen hayatin disinda bir yasam. Vaktiniz var ise gorulmesi gereken bir ada…


* * *

Bizim Peru gezimiz Puno ve Titikaka Golu ile son buldu. Lima'da yarim gunluk bir sehir gezisi yaptik ama okyanusa karsi balik yeme haricinde bir sey yapmadigimizdan Lima kismini yazmayi gereksiz gordum. 2 hafta boyunca dolu dolu her yerdi gezdik, gorduk ve aklim Peru'da goremedigim Nasca cizgileri, Lima ve Arequipa ve kaldi.

Sevgiler, Kusgozu.






18 Haziran 2012 Pazartesi

Bodrum Sanatsal Aktiviteler 2012

Bodrum yazi acildi...

1. Ilgimi ceken aktivitelerden bir tanesi Gumusluk Uluslararasi Klasik Muzik Festivali. 5 Temmuz'da baslayip, 7 Eylul'de son buluyormus. 22-31 Agustos arasi caz konserleri guzel olabilir.

http://www.gumuslukfestival.org/festival.html

2. Virgin Otel icindeki Bodrum Arena'da da hos konserler olabilir. Takip etmekte fayda var.

http://www.konseretkinlikleri.com/konserler/mekan/bodrum-arena

3. Bodrum Marina Yat Klubunde Fatih Erkoc, Iskender Paydas ve Zeynep Casallini konserleri tum yaz devam ediyormus.

http://www.marinayachtclub.com/tr/#/ANA SAYFA

4. Bodrum Antik Tiyatro'da 21 Temmuz'da Jose Feliciano varmis. Ama onun disinda bir dizi konser olacak, Biletix'ten takip etmek lazim.

5. D-Marin Turgutreis'de 14-18 Temmuz arasinda klasik muzik konserleri var. Bunlari da listeye almali.

http://www.nereyegidilir.com/events.php?bolum=1693

6. Bodrum Uluslararasi Bale Festivali'ni de 18-24 Agustos tarihleri olarak ajandalariniza islemeyi unutmayiniz.

http://www.bodrumballetfestival.gov.tr/program.html

Biraz deniz, biraz tatil, biraz da sanat diyorum

Sevgiler, Iyi yazlar

13 Haziran 2012 Çarşamba

Machu Picchu - Daglar arasinda bir kayip sehir




Machu Picchu’ya iki turlu gidebilirsiniz. Cusco’yu merkez alarak trene binebilirsiniz ya da yaklasik 4 gun kadar surecek unlu Inka Yuruyusu’nu yapabilirsiniz. Inka yuruyusunu Subat ayi haricinde herhangi bir ay icinde yapmaniz mumkun. Sadece lisansli turlar ile yuruyuse katilabiliyorsunuz ve anladigim kadariyla genelde herkes epey sure onceden bu turlari rezerve ediyor. Tren yolculugu daha kolay. Amerikan aksanli bir kadinin otomatige bagli konusmasi esliginde, size trene binince verilen kumanyalari yiyerek ve yemyesil vadilerden gecerek yaklasik 4 saat icinde Cusco’dan veya 2 saat icinde Ollantaytambo’dan Agus Caliente’ye (Machu Picchu’nun altindaki koy) varabiliyorsunuz. Trenler cok rahat ve gayet konforlu. Hele de en ondeki koltuklari reserve etmisseniz, muhtesem manzaraniz garanti.

Inkaterra Oteli

Aguas Calientes, minik ama kendince sevimli bir kasaba. Alisveris yapilabilecek ustu kapali guzel bir pazari var. Gumus takilardan, alpaka yunu battaniye, giysi, sapka eldiven, vs’ye kadar her sey satiliyor. Yeme-icme kismi cok gelismis degil ama en azindan oturup bir seyler atistirabileceginiz kafe tarzi bir kac restoran mevcut. Kasabada kalinabilecek ve her butceye uygun otel var ama Inkaterra Machu Picchu ve Machu Picchu Sanctuary Otellerini genel atmosfer acisindan tavsiye edebilirim.  Inkaterra oteli, tren istasyonuna yakin ve muhtesem guzellikte bahceler icine kurulu. Sanctuary Otel de Machu Picchu’ya ciktiginizda harabelere yurume mesafesinde ve manzarasi gercekten cok hos.  Secim tamamen sizin.




Biz Aguas Caliente’ye vardiktan bir kac saat icinde Machu Picchu’ya cikmistik bile. Kasaba ile Machu Picchu arasi yaklasik 1.5 km. Isteyen yuruyor, isteyen de otobusle belirli bir mesafeye kadar cikip, geri kalan kisa bir mesafeyi yuruyor. Simdiye kadar yazmadigim ama burada bahsetmem gereken bir konu var ki: Perulu suruculerin Istanbullu suruculerle kapisacak kadar cilgin sofor olduklari! 1 kmlik bir yolda bir insan kac sefer hah simdi ucurumdan yuvarlandik diyebilir? Gerisini siz tahmin edin. Fakat tepeye vardiginiz anda gordugunuz manzara butun herseye degiyor. Tarifi mumkun degil, garip bir duygu. Filmlerde, belgesellerde ve resimlerde gordugunuz harabeler aynen tum ihtisamiyla karsinizda duruyor. Ve ben 4000 kusur metrede bas donmesi yasamamisken, Machu Picchu’da fena oldum. Bu manzara mi genel yorgunluk mu beni carpti hala emin degilim ama midemin bulanmasina engel olamadim. O yuzden de Machu Picchu harabelerini gezmem Kartalgozu’ne oranla biraz daha kisa surdu. 

Bizi gezdiren rehber, kendine yetecek kadar bir Ingilizceyle bizi Machu Picchu tarihini anlatmaya calisti. 1911 yilinda Machu Picchu’yu ortaya cikan Amerikali arkeolog ve Yale Universite’sinde profesor Hiram Bingham’in aslinda Machu Picchu degil de son kayip Inka baskentlerini aradigini… Machu Picchu’nun yerel halk tarafindan zaten bilindigini ve aslen yeni bir kesif olmadigini… Hatta ve hatta Bingam’dan yaklasik 40 kadar yil once Alman is adami Augusto R Berns’in Machu Picchu’ya gelerek buradaki bir cok seramik eseri Peru disina cikarttigini biliyor muydunuz? Uzucu olan bu eserlerin bir cogunun hala nerede ve kimlerin ellerinde oldugunun bilinmemesi.


Machu Picchu, Inka dilinde Yasli Zirve demekmis. Machu Picchu’ nun karsisinda yukselen diger dagin adi ise Huayna Picchu (Genc Zirve). Buraya cikis epey dik ve mesakatli. Gunluk cikis sayisi 200 kisilik 2ser grupla sinirli ve cikis atletik yapiniza bagli olarak 1-2 saat arasini alabilir. Zirveye cikinca hava yagmurlu ise yandiniz cunku gorus mesafesi epey daralabiliyor. Ben boyle bir cikisi hamilelik nedeniyle goze alamadim. Kartalgozu de  beni yalniz birakmamak icin buraya cikmak yerine Machu Picchu’nun tepesine cikmayi secti ve harika fotograflarla geri dondu. Ben bas donmesinden Machu Picchu dagina da cikamadim :(


Tahmin edersiniz ki Machu Picchu, Peru’da en cok turist alan yerlerden biri. Hak ediyor da. Fakat dagci, trekkingci veya maceraci degilseniz 2 gunden fazla kalmaniz gerekmiyor.  Zira Peru’da gorulecek o kadar cok yer var ki…  Sira son durak Titikaka Golu’nde.

Sevgiler,