Merhaba. Son bir kac haftadir ne yazik ki bloguma istedigim yazilarimi yazamadim. 12 gunluk bir istanbul ziyaretimiz oldu. Ardindan yardimcim tatile gitti. Evle ilgili tum isler ve 1.5 yasindaki kucuk kartal tamamen benim elime bakar oldu. Sirada yazacagim Bali, Singapur ve Peru var. Onlari yazdiktan sonra da Avrupa'ya gececegim. Fakat henuz vakit bulup da yazilarimi kagida dokemedim. 10-12 gune herseyi toparlama niyetindeyim. Simdiden anlayisiniz icin tesekkur eder, beni takip etmekten vazgecmeyin lutfen derim.
Sevgiler, Kusgozu.
19 Mart 2012 Pazartesi
26 Şubat 2012 Pazar
Mauritius
Yine Turklere vizesiz
tropik bir deniz-gunes ulkesi… Iyi hizmet uzerine kurulu bir duzen, bu duzenin
parcasi guleryuzlu insanlar, onlarin yaptigi guzel yemekler, simsicak bir
deniz, beyaz kumlar ve yil boyu gunes garantisi… Bir tatilden daha ne
istenebilir?
ADA TARIHI VE KONUMU
![]() |
Resim, Worldatlas sitesinden alinmistir. |
Mauritius, Hint Okyanusu’nda Afrika’nin dogusunda, Ekvatorun
20 derece guneyinde 2040 kilometrekarelik tropik bir ada. Nufusu yaklasik 1
milyon 200 civari. Baskenti Port
Louis, Afrika’nin en zengin baskenti. Hint Okyanusu’nda Madagaskar’in
dogusunda Reunion ve Rodrigues adalari
ve diger kucuk adaciklarla beraber Mascarene adalarini olusturmakta.
Ada, 9. Yuzyil civari Araplar tarafindan kesfediliyor. Daha
sonra Portekizliler tarafindan ziyaret ediliyor ve Hollandalilar 16. yuzyil
civari adada kisa sureli koloni kurup, ulkenin o donemdeki yoneticisi Prens
Maurice Van Nassau’nun ismini adaya veriyorlar. Yani adalilarin Yeni
Zellanda’daki Maori’lerle dil surcmesi sonucu olusan bir akrabaliklari yokJ
1715’te Hollandalilar’I takiben Fransizlar adayi
somurgelerine katiyorlar ve 1814 yilinda (Seyseller ve Reunion adalari dahil)
Mauritius, Ingilizler’in eline gecene kadar Fransizlar adada ciddi bir sekilde
liman sehri kurup (Port Louis) adanin altyapisini da katkida bulunuyorlar. Ingilizler’in 1835 yilinda koleligi
kaldirmasiyla beraber, Hindistan’dan da goc akimina ugrayan ada nihayetinde
1968 yilinda bagimsizligini ilan edip ozgurlugunu kazaniyor. Fakat
halen Ingilizler’in Commonwealth toplulugunun parcasi olmaya devam etmekteler.
Bu nedenle adada Fransiz ve Ingiliz somurgeciliginden kalma
bir kultur hakim (mesela fisler Ingiliz fisi, trafik yolun solundan vs). Anadil
Ingilizce olmakla beraber adada hemen herkes Fransizca ve yerel dil Creole’yi
de konusuyor. Konumu itibariyle Afrika
ve Hindistan etkisi de var, dolayisiyla adada cok genis bir kultur yelpazesi var.
Zaten adayi bu kadar vazgecilmez kilan da bu sanirim!
Din olarak Islam, Hristiyanlik, Hinduizm ve Budizm gecerli. Herkesin inandigi dini uygulamasi serbest.
Ulkenin para birimi Rupee ve her yerde kredi karti ile
alisveris yapmak veya ATMlerden para cekmek mumkun.
Bu arada bilgilerimi toparlarken goz attigim http://www.tourism-mauritius.mu/en/news/tv8-from-turkey-in-mauritius
sitesinden anladigim 3 Mart 2012 itibariyle TV8’de 3 hafta boyunca Mauritius
tanitilacakmis, eger bu adayla ilgileniyorsaniz seyretmek farz oldu diyebilirim
cunku sadece deniz – gunes kismi degil genel olarak adanin dini, kulturu ve
gunluk hayati hakkinda da bilgi verilecektir, enteresan olabilir.
Ayrica daha fazla bilgi icin adayla ilgili su yabanci ve Turk sitelere de
bakabilirsiniz:
Adanin ziyaretcileri, genelde golf ustalari veya golf
ogrenmek isteyenler ya da bizim gibi golfle alakasiz olmakla beraber Londra’ya
(goreceli) yakin mesafede kis ortasinda tropik tatil yapmak isteyen cocuklu
veya cocuksuz her turlu cift.
Her yerde goruldugu gibi halk arasinda yeni Saudi olarak da
isimlendirilen Rus zenginlerini gormek mumkun.
Fransiz, Ingiliz ve Italyan aileler de pek cok.
Biz Mauritis’a gitmeyi secerken daha once giden ailelerden
cok tavsiye alarak gittik. Langkawi’de oldugu
gibi, buraya da bir giden yine gitmeye devam ediyor. Ustuste seneler boyu ayni
otele giden kisilerle bile karsilastik. Adada herkese hitap eden aktivite
olmasi da bunun sebeplerinden diye dusunuyorum ama en onemlisi guleryuz ve
hizmet kalitesi. Biz bugune kadar gittigimiz yerler icinde Mauritius’taki kadar
kendimizi kral-kralice hissetmedik! Kisa sureli de olsa guzel bi his, herkese
tavsiye ederimJ
Aralik – Nisan arasi
adanin yazina denk geliyor. Yazin
sicaklik 25 -33 derece arasinda degismekle beraber Ocak ve Subat aylari en fazla siklon vurma
tehlikesi olan donem.
Mayis – Aralik arasi ise adada kis donemi ve sicaklik 18 – 24
derece arasi degisiyor ve yine de sicak gayet hissedilir derecede. Kis sezonu,
kuru sezon oldugundan yagmur yagma olasiligi dusuk dolayisiyla biz tatilciler
icin adaya gidilebilecek en ideal donem. Sadece Temmuz – Agustos aylarinda ruzgarlarin
artmasi nedeniyle adanin dogu kiyilarinda tatil yapacaksaniz dikkatli olmak
gerekebilir. Bir de tabi yaz aylari cocuklu ailelerin (ozellikle Fransiz,
Ingiliz) tatil donemine rastladigindan ben adaya gitmek icin Mayis veya
Haziran’i secmenizi oneririm.
Biz Mauritius’a 2011 Mayis basinda gittik, hava bir kac gun
kapali olsa da adada yapilacak aktiviteler gayet cok oldugundan 2-3 gun
gunessizlik bizi cok uzmedi dogrusu.
NEREDE KALMALI
NEREDE KALMALI
Adanin kuzeyi beyaz kumsallarinin guzelligi ve dalis
alanlarinin coklugu nedeniyle cok tercih ediliyor. Adanin kuzeydogusunda Afrika’nin
Avusturalya’ya en yakin ucu olan Rodrigues
adasi var. Burasi 2007 yilindaki siklondan epey etkilenmis olsa da, mercanlarin
guzelligi acisindan dalgiclar icin cennet bir mekan. Eger vaktiniz bol ise
Mauritius’a gitmisken burada vakit gecirmek isteyebilirsiniz. Kuzeyde
Intercontinental, Maritim, Le Meridien gibi bilindik otel zincirler iharicinde irili
ufakli 30’a yakin otel, hostel, bungalowlar var.

Adanin batisinda nehirlerin de bollugu nedeniyle kuzeydeki ve
dogudaki gibi beyaz kumsal sayisi cok degil.
Fakat Hilton, Sofitel, Taj gibi otel zincirleri kalinabilecek guzel
otellerden.
Adanin guneyi ise beyaz kumsallardan pek nasibini
alamamis. Daha kayalik ve daglik bir yapisi var o yuzden yerlesim de pek fazla
yok.
Otel detaylarina su sitelerden de bakabilirsiniz:
ADADA ULASIM
Adada tatilciler icin ulasim genel olarak taksi ulasimi
demek. Ya da daha ucuz olsun derseniz otobusu de deneyebilirsiniz ama cocuklu
iseniz veya balayi veya romantik bir tatil icin gitmisseniz ve otelden disari
1-2 kez cikacaksiniz direkt taksi tutmak en kolayi. Taksilerde, taksimetre
degil anlastiginiz fiyat gecerli. Genelde de gunluk veya gezeceginiz yere gore
saatlik kiralayabiliyorsunuz. Tuttugunuz taksiye gore de asagi yukari gunluk
taksi tutmak 1500 – 2500 Rupee arasi.
Taksi haricinde maceraci bir kisilik iseniz adada lokal herkesin yaptigi
gibi bir motor kiralayip da gezebilirsiniz. Fakat trafik Turkiye’nin tersi
sekilde soldan akiyor ve Mauritiuslular trafikte bir canavar olabiliyorlarmis
(biz neyseki denk gelmedik), o yuzden yabanci memlekette hic risk almayin
derim. Ya da ben zaten Turkiye’de kendim bir trafik canavariyim diyorsaniz,
buyrun hodrimeydan!
ADANIN BITKI ORTUSU
Mauritius, dogaseverler icin kendilerini kaybedebilecekleri bir cennet. Ciceklerin ve agaclarin binbir turlusunu Mauritius'ta gordum desem yalan olmaz.


Mauritius, dogaseverler icin kendilerini kaybedebilecekleri bir cennet. Ciceklerin ve agaclarin binbir turlusunu Mauritius'ta gordum desem yalan olmaz.


ADADA YAPILACAK AKTIVITELER
Simdi adada denizsel aktivite olarak neler yapilabilir onlari
siralayacagim.
1. Snorkel –
Benim gibi yuzdugu suyun altini gormedigi icin rahatsiz olan insanlardansaniz,
Mauritius’ta snorkel yapmak sizi ihya edecektir! Zira olaganustu bir deneyim. Gerci
tatilde tanisip snorkeli beraber yaptigimiz cift, Mauritius ile Seyseller’in
karsilastiralamayacagini en iyi snorkelin Seyseller’de yapildigini soylediler. (Langkawi’deki
su sporu hocasi da bu bilgiyi teyid edenlerden). Biz adanin dogusunda me yazik
ki adini not almadigim bir bolgede snorkel yaptik ama adada esas snorkelin daha
guneydoguda Blue Bay’de yapildigini soylediler.
2. Derin sularda balik avi – Bu tarz avlamayi okyanusa yakin yerlerde tatil yapiyorsaniz
genelde oneriyorlar. Balikci bir kisiliginiz varsa neden olmasin? Bizi bu tarz
avlanmalar pek cezbetmiyor.
3. Adanin etrafinda yat gezisi – Gittigimiz donemde cocuk kucuk oldugu icin, ne yazik ki herhangi bir yat veya botsal aktiviteye katilamadik. Ama bence yapilmasi kesinlikle gerekli aktivitelerden biri. Eminim gideceginiz otelin denizi size yetecektir ve yerinizden kimildamak istemeyeceksiniz ama baska kumsallari da kesfetmek hos olabilir. En azindan Le Touessrok veya Four Seasons otellerinde kaliyorsaniz gunu birlik motorla Ile aux Cerf adacigina gecmek mumkun. Hatta o gunu Trou d’Eau Douce koyune bir geziyle de birlestirebilirsiniz. Bu tur gezileri genelde otelden ayarlamak mumkun oluyor.
4. Scuba dalisi – Eylul ve Mart arasi onerilen tarihler.
5. Sorf – Temmuz, Haziran, Agustos aylarinda ruzgar iyi oluyormus. Adanin batisinda Tamarin Bay, bu isin 60-70lerde dunyada yapildigi ilk yerlerden. Eski albenisi olmamasina ragmen, hala ruzgari varmisJ Denemek isteyebilirsiniz.
6. Kayaking, parasailing, vs vs...
3. Adanin etrafinda yat gezisi – Gittigimiz donemde cocuk kucuk oldugu icin, ne yazik ki herhangi bir yat veya botsal aktiviteye katilamadik. Ama bence yapilmasi kesinlikle gerekli aktivitelerden biri. Eminim gideceginiz otelin denizi size yetecektir ve yerinizden kimildamak istemeyeceksiniz ama baska kumsallari da kesfetmek hos olabilir. En azindan Le Touessrok veya Four Seasons otellerinde kaliyorsaniz gunu birlik motorla Ile aux Cerf adacigina gecmek mumkun. Hatta o gunu Trou d’Eau Douce koyune bir geziyle de birlestirebilirsiniz. Bu tur gezileri genelde otelden ayarlamak mumkun oluyor.
4. Scuba dalisi – Eylul ve Mart arasi onerilen tarihler.
5. Sorf – Temmuz, Haziran, Agustos aylarinda ruzgar iyi oluyormus. Adanin batisinda Tamarin Bay, bu isin 60-70lerde dunyada yapildigi ilk yerlerden. Eski albenisi olmamasina ragmen, hala ruzgari varmisJ Denemek isteyebilirsiniz.
6. Kayaking, parasailing, vs vs...
Ayrica eger yagmurlu veya gunessiz bir gun yasayacaginiz
kesin ise asagidakilere bir bakin derim:
1. Port Louis
– Mauritius’un baskenti. Ingilizler’in adayi ele gecirmesinden sonra baskent
oluyor. Koloni doneminden kalma yapilar mevcut. Biz gidemedik ama gitseydik
cesitli el islerinin satildigi Central Market ve Natural History Museum (Doga
Tarihi Muzesi) gormek istedigimiz yerlerdi. Genel olarak sehri yuruyerek
gezebilecegimizi soylediler, bir dahaki sefere insallah!
2. Sir Seewoosagur Ramgoolam Botanik Bahcesi (nam-i diger Pamplemousses Botanik Bahcesi) -Topraga ve dogaya ilginiz varsa, bence harika bir yer. Devasa niluferler
dahil, bir suru tropik agac cesidi gormek mumkun. Biz otelden ayarladigimiz
taksiyle gidip yaklasik 2 saat kadar gezip donmustuk. Sizi kapida gonullu
olarak bekleyen doga bilimciler gezdiriyor, tek tek agaclarin ozelliklerini, medikal olarak nasil kullanildiklarini, vs anlatiyor ve tabi ki anlatimin sonunda
gonlunuzden kopan bir ucret odemek durumunda kaliyorsunuz. Genel olarak cok
tatmin edici bir gezi olmustu.
3. The Black River Gorges Dogal Parki- Mauritius’un en buyuk dogal parki. Yaklasik 3 saatlik bir
gezi ile gezmeniz mumkun. Bize kismet olmadi belki size olurJ
Yukaridakiler haricinde at yarislarina ilginiz var ise Mauritius, Guney Yarimkure’de bu sporun yapildigi en eski yerlesim yeri Port Louis’deki Mauritius Turf Club’in yeri Champ de Mars da cok popular bir yaris mekani ve Ingiliz At Klubunden sonra Dunyadaki en eski klup olma unvanini tasiyor. Disaridan da bahis aliyorlarmis at yarisi meraklilarinin dikkatine!
Golfu kesinlikle atlamamak gerek. Adanin kuzeyi ve dogusu
golf kluplerine ev sahipligi yapiyor. 16 tane golf klubu var. Mauritiuslular
icin cok ciddi bir gecim kaynagi.

Sevgiler, Kusgozu.
Labels:
Beyaz Kum,
Botanik,
Hint Okyanusu,
Mauritius,
Nilufer,
Port Louis,
Tropik Ada
Location:
Mauritius
16 Şubat 2012 Perşembe
Langkawi
Langkawi adasi tam bir cennetti… Donmesine donduk ama yine her tatil donusu oldugu gibi aklimizi ve kalbimizi tatilde birakarak donduk.
Ada’ya giderken 12 +1 saatlik ucusla Kuala Lumpur uzerinden indik. Ucusumuzun gecikmeler ile 16 saati bulmasina ragmen Malezya Havayollari'nin bir harika oldugunu soyleyebilirim. Gerek hizmet gerek yemekler gerek koltuklarin genisligi uzun ucusu mumkun kiliyor. Zira bizim en buyuk korkumuz 12 saatlik ucusta oglumuzun cinnet gecirme olasiligiydi - ki boyle bir sey olmadi. 300 kisilik ucakta horlayanlarin sesi onun sesinden daha fazlaydi. Uslu uslu oturdu, uyudu, yemek yedi, Cizmeli Kedi ve favori filmi Barney ve arkadaslarini seyretti, bizi de cok fazla yormadi:) Ayni sekilde 13+1 saat suren donus yolculugunun da hemen hemen hepsinde uyudu (biz de dahil).
* * *
![]() |
Harita, Google Maps sayfasindan alinmistir. |
Langkawi, Andaman Denizi’nde 99 adaciktan olusuyor. Yaklasik Singapur buyuklugunde bir esas ada (Pulau Langkawi) var, onun cevresinde de Tayland ile de sinir cizen diger kucuk adaciklar. Hatta sularin alcaldigi donemde gorunen diger 5 ada ile birlikte ada sayisi 104’e cikiyor! Bu arada adalarin sadece 2sinde yerlesim var.
Turistler acisindan bakilirsa, adaya daha cok komsu Singapur’dan turist geliyor. Avustralya, Cin, Japonya, gibi asya ulkeleri haricinde Avrupa (Rusya, Ingiltere, Kuzey Iskandinavya) ve Arap ulkelerinden (Birlesik Arap Kralligi, Suudi Arabistan) de cok ziyaretci aliyor. Kaldigimiz otelde carsafli kadinlar da vardi gayet acik kadinlar da…
Adanin iki esasli merkezi var. Bunlardan birisi adanin guneydogusundaki Kuah kasabasi. Burada kapali alisveris merkezleri icinde daha cok lokal urunler (el isleri, hediyelik esya, vb gibi) satan dukkanlar var, baska da pek bir sey yok. Digeri de adanin guneydogusundaki Pantai Cenang bolgesi. Burada da denize girebileceginiz yaklasik 2km’lik beyaz kumsalin haricinde yerel yemekler tadabileceginiz restaurantlar, kafeler ve yine hediyelik esya satan yerler var. Fakat kimle konussak, hava gun icinde cok sicak oldugundan eger deniz icin gitmeyeceksek bu iki merkeze de saat 5.30tan sonra gitmenin daha tavsiye edilir oldugunu ilettiler (Biz de denizimizden kesmemek icin tembellik yapip gitmemeyi tercih ettik).
Langkawi’de her butceye hitap eden otel mevcut. Adanin kuzeyinde, ilk acilan otellerden olan 5 yildizli Andaman Oteli ve Datai Langkawi, Tanjung Rhu ve Four Seasons var. Buralar, guneye gore daha sakin (tabi ki daha pahali) ve otellerin kendilerine ait ozel plajlari mevcut. Hatta Malezya Grand-Prix zamani adada olursaniz Jensen Button, Hamilton, Schumacher gibi yaris pilotlarini da buralarda dinlenirken veya antreman yaparken gorebilirsinizJ Daha orta butceli yerler istiyorsaniz adanin guneyine Pantai Cenang taraflarina inip cesitli zevke hitap eden otelleri deneyebilirsiniz. Ayrica golf turizmini de gelistirmek istediklerinden adada 3 tane de golf alani var.
* * *
Bu anlamda Subat basi bizim icin harika bir zamanlama oldu. Kartalgozu bu konuda epey arastirmisti ama bu kadar guzel denk getirecegini dusunmemistim dogrusu. Bir kere hava gittigimiz ilk gun haricinde hep gunesli ve sicakti. Herhalde Aralik-Ocak basi insanlar yilbasi tatillerini yapip islerine gomulduklerinden ve okullar devam ettiginden Subat’ta kucuk cocugu olanlar haricinde bizim gibi seyahat etmek isteyen pek fazla kisi de yoktu. Dolayisiyla otelden aldigimiz servis gayet ozeldi. Yemekler (ozellikle balik ve kabuklu balik seviyorsaniz ve denizden babam ciksa yerim diyenlerdenseniz) ayrica guzeldi. Kisaca sorun veya dert olacak hic bir sey yoktu. Bastan soyleyeyim eger balayina gidecekseniz veya cocuk(lar)inizla beyaz kumlarin uzerinde sakin bir deniz tatili yapmak istiyor ve biraz da Asya’yi tanimak istiyorsaniz zamanlamayi dogru secmeniz halinde Langkawi ideal bir ada!
* * *
Su sporlari yapmak isteyenler icin – ozellikle sorf, katamaran- adada daimi bir ruzgar hakim. Dolayisiyla gayet uygun. Fakat gunun belirli saatlerinde ruzgarin ve akintinin yonu degistiginden, ruzgari iyi takip etmek lazim. Zaten herhalde o ruzgar olmasa adada buharlasip gidersiniz.
Ayrica her ayin bir haftasi – ki bu da dolunay olmadan onceki 1 hafta - ayin cekim gucune bagli olarak denizin akis yonu ve suyun berrakligi degisiyormus. Bu donem, adada snorkel yapilabilen tek donemmis. Onun disinda deniz tertemiz ve simsicak olmasina ragmen akintinin guclu olmasi nedeniyle sigda bile denizi bulanik goruyorsunuz.
* * *
2007 yilinda UNESCO Langkawi’yi bir jeo-park olarak tanimlamis. Malezya’nin ilk jeo-parki olmasi yanisira Guneydogu Asya’da da bir ilkmis bu. Hakikaten de hem bitki ortusu hem de uzerinde yasayan canlilar bakimindan epey zengin Langkawi. Bunun sebeplerinden biri de belki turizmin adaya gec gelmis olmasi da olabilir (Turizme 1987 yilinda acilmis ve vergisiz alisveris imkani taninmis turistlere.)
Adanin genel bitki ortusunu hindistan cevizi agaclari, denizin uzerinde buyuyen ve mangrove diye adlandirilan deniz ormanlari ve yagmur ormanlari olusturuyor. Mangrove/deniz ormanlari, Langkawi haricinde Hindistan, Endonezya vb gibi yerlerde de olusan bir bitki ortusu. Genel olarak ekvatorun 25 derece yukarisinda ve 25 derece asagisinda gorulen bir orman turu.
Ada, hayvanlar acisindan da pek zengin. Iki tip maymun cesidi var. Biri dusky leaf denilen uzun kuyruklu, vejeteryan ve insanlara yaklasmayan sevimli maymunlar, digerleri de macaque denilen kimi zaman agresif olabilen (elinizden yemek kapmak gibi) sevimsiz maymunlar. Dusky leaf maymunlarini kaldigimiz otelin bahcesinde ziyadesiyle gorduk. Asagidaki resimlerden de goreceginiz gibi cok sekerler. Hele yavru olana bir bakar misiniz? Bizim otelde kalan bu maymun ailesi 10 kisilik bir klan olup ailede 2 bebek (bebekler ilk alti boyunca turuncu olur, 6. Aydan sonra renk degistirmeye baslarlarmis) bir de buyukce abileri vardi. Beraber oynamalarini kendi dogal ortamlarinda seyretmek kadar guzel bir sey yok!
* * *
Mangrove’lar haricinde de adanin kuzeyini kapsayan ve yukarida bahsettigim jeolojik turu iceren bir tekne turu ve sonrasinda biz haricinde kimsenin olmadigi minik bir plajda macaque maymunlariyla beraber piknik yaptikJ
Adada yapilmasi tavsiyle edilen ilk 15 sey icinde olan Cable Car (teleferik) turunu acikcasi cok kisiyle konustuktan sonra yapmamaya karar verdik. Dolayisiyla teleferigi yakininda bulunan Oriental Village'i da gezmedik. Otelde konustugumuz kisiler internet sitelerinde gorulmesi onerilen Underwater World akvaryumunu da pek tavsiye etmedi. Daha dogrusu cok buyuk olmadigini ve Istanbul'da acilan akvaryumun buradakinden daha buyuk oldugunu duyduklarini eger onu gorduysek buradakinin bizi tatmin etmeyecegini soyledi!
Simdi diyeceksiniz ki o zaman 12 gun boyunca sikilmadiniz mi? Tabi ki hayir! Hatta donerken acaba 1 hafta daha uzatsak ne harika olurdu bile diye dusundukJ
Sevgiler, Kusgozu.
4 Şubat 2012 Cumartesi
Mallorca ve Costa D'en Blanes'de tenis
Mallorca adasina gidip 2008'de tatilin 3 gunu sabah 9da tenise kacan kac Turk vardir? Herhalde pek yoktur ama, Kartalgozu bunlardan biridir:-) 2 saat 27 derece sicakta tenis, sonra kana kana 3 sise su icip terli terli araba kullanip denize atlamak ve o "cosssss" duygusu.... Tavsiye ederim.. O saatte 50 yaslarinda insanlarin o sicakta tenis oynadigini ve 9-10 yasinda cocuklarin hirsla idman yaptigini gorunce zaten bir sekilde 1 bucuk 2 saatlik enerji buluyosunuz bir sekilde.
Mallorca'nin olayi bu zaten, her tur insana hitap eden bir tat ve dokusu var. Michelin yildizi olmadan karni doymayanlardan misiniz? Mekaniniz belli, Mallorca. Obur ucta Kuzey Ingilterenin bagrindan cikan ucuz bira duskunu "mate" ler de Mallorca'nin Magaluf taraflarinda ogleden sonra 3 de ucuz biralarla sarhos olabiiyor. Teknenizle adaya geldiniz ve VIP takilacaksaniz da (cok onemli bir kisiyseniz yani) Portes Nous ve bilimum liman size hizmet edebilir. Kendini ispanyol degil Mallorca'li sayan insanlarin ulkesi burasi, ve okulundan, universitesine, futbol klubunden hastanesine kadar inceledigim kadariyla yazlik yer degil, kislik sehir gibi. Ne ararsaniz bulabileceginiz bir ada, aramasini bilene tabii...
Mallorca'da beni bitiren 20-25 tenis klubu olmasi ve cogunun bir internet sayfasi yapmamasi oldu :-) Tenisin de guzelligi bu bence - kardesim bu is kortta olur, internette olmaz ki!
Neyse, Mallorca'li ugrasmamis, telefonunu buluyorsunuz klubun, bir tennis hocasi bozuk ingilizcesiyle nasil oynadiginizi ogreniyor, raket istiyo musun diyor ve sozlesip bulusuyosunuz. Adam zevk alirsa oyundan fiyatta indirim bile yapiyor:-) 28 derecede zaten bir saatten fazla oynarsa zevk aliyor demektir. (Hoca bu arada beraber oynadiklarimdan en iyilerden biriydi, bu Ispanyollarin bilinenin aksine volesinin cok iyi olmasinin canli bir gostergesiydi) Neyse, lafi uzatmayalim, ben bu arkadasla 3 gun kadar Sporting Tennis Club diye bir yerde oynamistim, Plaj D'en Blanes diye bir plajda kucuk bir klup, zaten 50-60 metrelik bir plaj. Luks bir marinaya yakin bir bolge ve Palma plaj bolgesindeki Calvia belediyesine bagli... Yakininda kucuk restoranlar da var, turistik bir bolge ama daha ziyade sessiz turistlere yonelik bir alan (cok cocuklu aileler veya partileyen genclere gore degil cok yani)
Tenis klubunde de calisanlar bazen yerinde bazen degil, yiyip ictiginizin parasini siz birakiyorsunuz.. Klupte 2006daki Mallorca exhibition'dan kalma adanin son 10 yilda dunya birincisi olan cocuklari Carlos Moya ve Rafa Nadal'in resimleri var. Asagida o Mallorca exhibition'dan bu kulupten bir resim ekledim (bos koltuklar ve keyfekeder izleyiciler cok komik bence). Mallorca'nin baska guzelliklerinden biri de bu, tenisle ilgilenip az cok oynayan herkes bir noktada Nadal veya Moya'nin elinden gecmis :-) ve ikisi de ordaki buyuk kluplerde idman yapiyor zaman zaman...
Hatta 3 sene once Mallorca'li bir is arkadasim vardi, Rafa'nin 2009/2010 da bile (o kadar rekor ve 25 milyon dolardan buyuk servetine ragmen) arkadaslariyla hala ayni yerlerde icki almaya ciktigini ve adada kimsenin ona bir "celebrity" gibi davranmadigini soylemisti. Tabii o da kimseye kendi "celebrity" imis gibi davranmiyor.
Yazin Londra'dan 3 gibi ofisten cikan biri aksam 9da Mallorca veya Ibiza'da yemeginin basinda olabiliyor. Tanidigim birkac yazlikci var Londra'da bu isi yapan.

Son olarak, edebi degeri yuksek(!) bir Mallorca siiri:
Rahat memleket,
Guzel balik, et...
Sabah erkenden tenis,
Sonra da buz gibi deniz!
Kartalgozu.
Mallorca'nin olayi bu zaten, her tur insana hitap eden bir tat ve dokusu var. Michelin yildizi olmadan karni doymayanlardan misiniz? Mekaniniz belli, Mallorca. Obur ucta Kuzey Ingilterenin bagrindan cikan ucuz bira duskunu "mate" ler de Mallorca'nin Magaluf taraflarinda ogleden sonra 3 de ucuz biralarla sarhos olabiiyor. Teknenizle adaya geldiniz ve VIP takilacaksaniz da (cok onemli bir kisiyseniz yani) Portes Nous ve bilimum liman size hizmet edebilir. Kendini ispanyol degil Mallorca'li sayan insanlarin ulkesi burasi, ve okulundan, universitesine, futbol klubunden hastanesine kadar inceledigim kadariyla yazlik yer degil, kislik sehir gibi. Ne ararsaniz bulabileceginiz bir ada, aramasini bilene tabii...
Mallorca'da beni bitiren 20-25 tenis klubu olmasi ve cogunun bir internet sayfasi yapmamasi oldu :-) Tenisin de guzelligi bu bence - kardesim bu is kortta olur, internette olmaz ki!
Neyse, Mallorca'li ugrasmamis, telefonunu buluyorsunuz klubun, bir tennis hocasi bozuk ingilizcesiyle nasil oynadiginizi ogreniyor, raket istiyo musun diyor ve sozlesip bulusuyosunuz. Adam zevk alirsa oyundan fiyatta indirim bile yapiyor:-) 28 derecede zaten bir saatten fazla oynarsa zevk aliyor demektir. (Hoca bu arada beraber oynadiklarimdan en iyilerden biriydi, bu Ispanyollarin bilinenin aksine volesinin cok iyi olmasinin canli bir gostergesiydi) Neyse, lafi uzatmayalim, ben bu arkadasla 3 gun kadar Sporting Tennis Club diye bir yerde oynamistim, Plaj D'en Blanes diye bir plajda kucuk bir klup, zaten 50-60 metrelik bir plaj. Luks bir marinaya yakin bir bolge ve Palma plaj bolgesindeki Calvia belediyesine bagli... Yakininda kucuk restoranlar da var, turistik bir bolge ama daha ziyade sessiz turistlere yonelik bir alan (cok cocuklu aileler veya partileyen genclere gore degil cok yani)
Tenis klubunde de calisanlar bazen yerinde bazen degil, yiyip ictiginizin parasini siz birakiyorsunuz.. Klupte 2006daki Mallorca exhibition'dan kalma adanin son 10 yilda dunya birincisi olan cocuklari Carlos Moya ve Rafa Nadal'in resimleri var. Asagida o Mallorca exhibition'dan bu kulupten bir resim ekledim (bos koltuklar ve keyfekeder izleyiciler cok komik bence). Mallorca'nin baska guzelliklerinden biri de bu, tenisle ilgilenip az cok oynayan herkes bir noktada Nadal veya Moya'nin elinden gecmis :-) ve ikisi de ordaki buyuk kluplerde idman yapiyor zaman zaman...
Hatta 3 sene once Mallorca'li bir is arkadasim vardi, Rafa'nin 2009/2010 da bile (o kadar rekor ve 25 milyon dolardan buyuk servetine ragmen) arkadaslariyla hala ayni yerlerde icki almaya ciktigini ve adada kimsenin ona bir "celebrity" gibi davranmadigini soylemisti. Tabii o da kimseye kendi "celebrity" imis gibi davranmiyor.
Yazin Londra'dan 3 gibi ofisten cikan biri aksam 9da Mallorca veya Ibiza'da yemeginin basinda olabiliyor. Tanidigim birkac yazlikci var Londra'da bu isi yapan.

Son olarak, edebi degeri yuksek(!) bir Mallorca siiri:
Rahat memleket,
Guzel balik, et...
Sabah erkenden tenis,
Sonra da buz gibi deniz!
Kartalgozu.
31 Ocak 2012 Salı
Malezya ve Langkawi Adasi
Yeni destinasyonumuz Malezya’daki Langkawi adasi. Oncesinde yine arastirmamizi yaptik tabi. Bu sefer Londra’dan yaklasik 16 saat surecek yolculugumuza 1,5 yasindaki oglumuzla gidiyoruz. Dolayisiyla adada yapabilecegimiz aktivitelerin sayisi biraz kisitlanacak ama olsun cocugumuzla birebir vakit gecirebilmek de ayrica guzel bir duygu oldugu icin sikayetimiz yok.
Biliyorsunuz Malezya son donemde Turkiye’de cok konusulan bir ulke oldu. Turkiye ileride Malezya gibi olur mu? Sonumuz Iran mi Malezya mi olacak? Hangisi daha iyi veya daha kotu? Biz neden bu ulkelere benzemek zorundayiz da kendimiz olamiyoruz, vs vs … O donemde biraz Malezya nedir ne degildir diye google’da tarama yapmistim ama cok da ustune dusmemistim konunun. Simdi daha detayli okumak kismet oldu.
Oncelikle Malezya’nin konumuna biraz bakalim. Haritada acik sariya boyanmis yerlerden goreceginiz uzere Malezya, karadan Tayland, Singapur, Brunei ve Endonezya ile komsu. Denizden de Vietnam ve Filipenlerle komsu sayiliyor. Malezya, “Yarimada Malezya” ve “Dogu Malezya” olarak ikiye bolunmus ve ulkenin ortasindan Guney Cin Denizi geciyor. Ben cografyasal acidan Malezya’nin bu sekilde bolundugunu bilmiyordum ve bana cok ilginc geldi. Cunku 13 federe devlet ve 3 federasyon bolgesinden olusan Malezya’da Yarimada Malezya ve Dogu Malezya birbirlerine farkli gocmen kanunlari uyguluyorlarmis. Bir de tabi federe bolgelerin kendi kanunlari oldugu icin aslina bakarsaniz bu kadar daginik bir ulkenin zaten ancak ummet basligi veya (Amerika’daki gibi ekonomik birlik) altinda toplanmasi mumkun.
![]() |
Harita, Wikipedia'sayfasindan alinmistir. |
Hukuksal ve yonetimsel acidan Ingiliz sistemi benimsenmis. Basta bir kral var ama ulkeyi basbakan yonetiyor. Kral, 5 senede bir 9 Malay federe devletin kraliyet uyeleri arasindan seciliyor. Burada en azindan Ingiliz sisteminden biraz olsun kopabilmisler! (Not: Bir ara baslik girmem gerekirse Ingiltere’de yasamaya baslayali beri bu Ingilizler’in dunyayi somur(ebil)mesini hayranlikla izliyorum. Kucucuk bir ada devleti, her yere uzaniyor her seyi karistirabiliyor ve aslina bakarsaniz da ortalama bir Ingiliz bir Turk’ten cok da akilli degil. Bu konuyu ayrica bir gun irdelemek istiyorum.)
Malezya’nin esasini Malay’lar olusturuyor. Malaylar haricinde, Ingilizler’in somurgecilik zamanlarindan adaya getirdigi Cin ve Hint orijinli insanlar da var. Esas dil Malay olmakla beraber, okullarda Ingilizce egitim veriliyor ve tabi Cince ve Hintce de konusuluyor.
Ulkenin dini cogunluk olarak Islam ama Hinduizme, Hristiyanliga ve Budizme inanlar da mevcut. Genel olarak Malay kokenlilerin dini otomatikman Islam olarak kabul ediliyor. Hem okudugumuz sitede hem de yolculugumuzu rezerve ettigimiz seyahat acentasindan gelen bilgilendirme yazisinda halkin rahatsiz olmamasi acisindan turistik mekanlar haricinde icin cok fazla acik giyinilmemesi onerilmis. Hele musluman iseniz bu sizden direkt bekleniyormus. Bakalim, gidip gorecegiz beklentiyi ne kadar karsilayabiliyoruzJ
Simdilik bu kadar yazacagim. Gezimiz yaklasik 12 gun surecek. Firsat buldukca sizlere Malezya’dan bildirmeye devam edecegim.
Sevgiler, Kusgozu.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)